Welcome to Our Website

Regl ağrısını azaltmanın beş doğal yolu…

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Kağan Açıkgözoğlu, kadınlarda her ay vücudu muhtemel bir hamileliğe hazırlayan sürecin bir parçası olan regl döngüsü ve ağrısı konusunda bilgi verdi, önerilerde bulundu.

Açıkgözoğlu şöyle konuştu: “Döngü dahilinde eğer bir gebelik oluşmazsa bu süreç kanda başta progesteron hormonundaki düşüş ve üreme sisteminde progesteronun etkisinin azalması sonucu, rahim iç zarının yani endemetriumun aylık periyodlar halinde bir miktar kan ve dokularla birlikte vücuttan atılması ile tamamlanır. Bu dönemi kimi kadın ağrısız ya da hafif ağrılı, kimisi ise yataklara düşecek kadar ağrılı geçirebilir. Regl ağrısı; tipik olarak kramplı, orta hat ve alt karın bölgesinde hissedilen ayrıca bazı kadınların alt sırt veya uyluklara yayılan şekilde de hissedebildiği bir ağrı türüdür. Bazı kadınlar bu ağrıyla beraber bulantı, ishal, yorgunluk, baş ağrısı ve ağrıya eşlik eden genel bir halsizlik hisside yaşayabilirler.” 

REGL AĞRISI: BİRİNCİL Mİ İKİNCİL Mİ?

Bu ağrının bu süreçte salgılanan ’prostaglandinler’ adı verilen kimyasalların salgılanması ile yaşandığını belirten Uzm. Dr. Açıkgözoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ağrı hissine sebep olan prostaglandinlerin, regl döneminin ilk günlerinde vücutta seviyesi yüksek seyreder ve birkaç gün içerisinde seviyesi düşer. Bu durum primer (birincil) adet sancısı dediğimiz doğal sürecin bir parçası. Fakat bazen seconder (ikincil) adet sancısı dediğimiz altta yatan çikolata kisti (endometriozis), rahim fibroidleri, pelvik inflamatuar hastalıklar, adenomiyoz, rahim, fallop tüpleri, miyomlar, yumurtalık kistleri ve diğer üreme organlarıyla sorunlar, crohn hastalığı ve idrar bozuklukları gibi nedenlerde kadınlarda uzamış ve aşırı adet sancısına neden olabilmekte. Adet sancısının tedavisi için öncelikle hastanın bir kadın hastalıkları uzmanından destek alması gerekir. edavi sürecine başlamadan ağrının birincil ya da ikincil adet sancısı olup olmadığı belirlemek çok önemli. Özellikle şiddetli ve uzun süre devam eden adet sancısı şayet günlük hayatı etkiliyorsa ve ağrı kesicilerle kontrol altına alınamıyorsa bir hastalığın habercisi olmasından dolayı riskli olabilir.” 

REGL AĞRISINA DOĞAL DESTEK OLABİLİR Mİ?

Öte yandan Uzm. Dr. Açıkgözoğlu, alta yatan ve tedavisi gereken tıbbi bir sebebin araştırılması gerektiğini eğer, müdahale edilmesi gereken bir neden yoksa doğal destek uygulama yapılabileceğini söyledi. Normal adet döngüsüne bağlı ağrılarda yaşam tarzı ve beslenme düzeninde yapılacak bazı değişikliklerin bu sürecin daha rahat atlatılmasına yardımcı olabileceğini söyleyerek kadınların bu dönemde aşırı yorgunluk ve stresten kaçınmalarını tavsiye eden Açıkgözoğlu, regl ağrısını azaltmaya yönelik doğal destek önerilerini şöyle sıraladı:

– Adet döneminde çeşitli bitki çayları krampları hafifletmeye yardımcı olabilir ve bu süreci daha rahat geçirmeyi sağlar. Zencefil, ahududu, papatya, rezene, ıhlamur ve tarçın regl ağrısına iyi gelebilecek bitki çaylarından bazılarıdır.

– Yaklaşık 20 dakikalık bir alt karın masajının adet ağrılarını en aza indirmede yararı mevcut, tabii masaj sürecinde lavanta gibi esansiyel yağlar veya Aloe Vera kullanılarak ağrının daha hızlı hafiflemesi sağlanabilir.

– Karın bölgesinin alt kısmına sıcak su torbası uygulayarak ağrının hafifletilmesi sağlanabilir. Sıcak su torbası kullanırken torbanın delinmesi halinde cildi yakmayacak ısılarda olmasına dikkat edilmeli şayet sıcak su torbası yoksa ılık bir duş almak ya da karın alt bölgenize ısıtılmış bir havlu koymak da işe yarayacaktır. Bunun yanında adet krampı için özel olarak üretilen çeşitli ısı yamaları da kullanabilir.

– Bu dönemde bol su tüketimi ve ağır olmayan egzersizlere devam edilmeli. Çünkü fiziksel egzersiz vücutta endorfin adlı bir kimyasal salgılar ve bu kimyasal vücutta doğal bir ağrı kesici görevi görür.

– Magnezyum elektrolit dengesine katkı sağlar ve adet kramplarını hafifletir. Magnezyum açısından zengin yiyecekler tüketmek kramp şiddetini azaltacaktır. Bunun yanında B6 vitamini ile magnezyumun birlikte alınması da magnezyumun etkisini bu dönemde artırır. Bunun için muz, yeşil yapraklı sebzeler, fındık, havuç, soya fasulyesi, tahıl ürünleri, ceviz, hurma, kereviz, pırasa ve kakao tüketilebilir. Ancak hangi yiyeceği ne kadar tüketmenizle ilgili bilgiyi bir uzmana danışmanızda yarar var.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

....